Yağdan Elde Stromal Vasküler Fraksiyon (SVF)

GMP şartlarındaki laboratuvar ortamında, genellikle karın bölgesindeki yağ dokusundan, biyomühendislik teknikleri ile manuel olarak izole edilen kompleks  hücre süspansiyonu; yağ kaynaklı stromal hücreler bir diğer adıyla stromal vasküler fraksiyon (SVF) olarak adlandırılmaktadır. Adipoz doku; GMP şartlarında valide edilmiş enzimatik ve mekanik teknikler ile izole edilebildiğinde, multipotent progenitörleri, mezenkimal kök hücreleri (rejeneratif hücreler), endotelyal progenitör hücreleri, ve vasküler düz kas hücrelerini yoğun miktarlarda içermektedir.

SVF’nin pek çok farklı kök hücre kaynağını ve aktif biyomolekülleri (büyüme faktörleri) bir arada bulundurması, kültivasyon yöntemlerine nazaran daha kısa sürede hazır hale gelmesi,; kemik iliği, kordon kanı gibi kök hücre kaynaklarına kıyasla daha avantajlı kılmış ve pek çok farklı sağlık problemlerinde kullanılabilmesinin önünü açmıştır. SVF’nin kültüre edilmiş saf bir kök hücre uygulaması olmadığı, bir hücre karışımından oluştuğu bilinmelidir. Bu nedenle; piyasada sıklıkla reklam ve tanıtımlarda telaffuz edilen; “SVF bir kök hücre uygulamasıdır” ifadeleri bilimsel olarak gerçeği yansıtmamaktadır.

Yağ grefti; 19.yy’dan beri keşfedilmiş ve günümüzde yaygınca estetik operasyonlarda kullanılmasına rağmen, yağ dokudan stromal hücre eldesi (SVF) son yıllarda değer kazanarak, kemik iliği ve kordon kanına nazaran daha avantajlı bir hücresel uygulama metodu haline gelmiştir.

SVF; pek çok çeşitli hücre tiplerinin yanı sıra, pek çok büyüme faktörlerini (EGF, VEGF, bFGF) de içermesi dolayısıyla anjiyogenesisi (damar oluşumu) artırarak, enjekte edildiği bölgeye oksijen ve besin taşınmasını sağlar ve tamir mekanizmalarını harekete geçirir.

SVF; sistemik dolaşıma verildiğinde, endotelyal hücreler arası sinyallerin düzenlenmesini, damar  esnekliğini ve geçirgenliğini sağlayan protein yapılarının yeniden yapılandırılmasını sağlayabilmektedir. Bu yönüyle dolaşım bozukluğu yaşayan hastaların tedavisinde kullanımına dair bilimsel yayınlar mevcuttur.

AVANTAJLARI

  • Kişinin kendi yağ dokusundan elde edildiği için alerjik yan etkiler beklenmez.
  • Kemik iliği ve kordon kanına kıyasla minimum 3 kat daha fazla ve zengin çeşitlilikte kök hücre* içermektedir; dolayısıyla tedavideki etkinliğin artması beklenmektedir. (*Aynı hacimde doku baz alınarak ve GMP şartlarında enzimatik ve mekanik izolasyon teknikleri ile hücre elde edilmesi şartıyla, kıyaslama yapılmıştır)
  • Yağ doku alımı, kemik iliğine nazaran daha kolay gerçekleşir.
  • Kültivasyon süresini bekleyemeyecek hastalar için maks. 48 saat içerisinde uygulama gerçekleştirilmiş olur.
  • Hasta bir yandan karın veya basen bölgesindeki istenmeyen yağlardan kurtulurken, bir yandan da ihtiyaç duyduğu tedaviye ulaşır.
  • Zengin çeşitlilikte hücre popülasyonu içerdiği için pek çok farklı hastalıkta kullanım imkanı vardır.
  • Toksik değildir, sentetik bileşenler içermez.

KULLANIM ALANLARI

  • Kapanmayan kronik yaraların (diyabet, bası, venöz ülser, poliarteritis nodosa vb.) tedavisine,
  • Erektil disfonksiyonun tedavisine (iktidarsızlık),
  • Nörodejeneratif hastalıkların tedavisine (MS, Alzheimer, ALS, Parkinson, SMA, Otizm),
  • Anti-aging uygulamalarına,
  • Göğüs büyütme, penis ve vajen estetiğinde, pelvik kaslarının güçlendirilmesine,
  • Kellik tedavisi ve rhytid vb.estetik terapi alanlarındaki uygulamalara
  • Otoimmün hastalıkların tedavisine,
  • Tip-1 ve Tip-2 diyabet tedavisine,
  • Eklem, kıkırdak yıpranması, menisküs, tendon ve bağ doku yaralanmalarına,
  • Osteoartritte, kronikleşmiş bilek burkulmalarına,
  • Kaynamayan kırık tedavilerine, bel tedavisine, dejeneratif kıkırdak hastalıklarına, omurlar arası disk dejenerasyonuna,
  • Akne veya suçiçeği gibi rahatsızlıklar sonrası oluşan çukurların doldurulmasına,
  • Yanık, geçirilmiş cerrahi ya da travmaya bağlı oyukluk ve nedbelerin tedavisine,
  • Dudakların dolgunlaştırılmasına
  • Kas yırtılmalarının tedavisine destek olmada kullanılabilir.

*Yağdan elde kök hücrenin (SVF) multi-fonksiyonelliği, pek çok farklı endikasyonda kullanılma  avantajını getirmiştir. Ancak, kişinin durumu, yaşı, hastalığın seyri, genetik yatkınlıklar ve birçok faktörün daha, bu tedaviden alınacak başarıyı etkileyeceği bilinmeli ve mutlak suretle doktor değerlendirmesi neticesinde uygulama kararı verilmelidir. SVF, yukarıda bahsi geçen tüm endikasyonlarda etkinliği kanıtlanmış bir hücre uygulaması değildir. Bu nedenle Dünya’da tedavi amacıyla kullanılan hücresel uygulamalar henüz deneysel olarak kabul edilir. Ancak bu ürünlerin pek çok tedavi kapsamında kullanılabildiğine ve olumlu sonuçların alınabildiğine dair bilimsel ve klinik yayınlar mevcuttur.

WhatsApp Destek Hattı